Kendinizi ve öğrencilerinizi daha iyi anlayarak  dünyayı değiştirmek çok da zor değil aslında.

“Hepimizi çoğu zaman sıkıntıya sokan ortak bir sorun vardır: Zaman zaman bizim için çok açık ve önemli olan bir şeyi, sevdiğimiz insana, o insanın bizimle aynı fikirde olmasını sağlayacak bir biçimde, ya da en azından o şeyin bizim için ne denli önemli olduğunu anlayabileceği bir biçimde anlatamamak. Bu sorunumuzun anlaşılmaması karşısında kendimizi incinmiş ya da reddedilmiş hissedebiliriz veya karşımızdaki insanın bizim mantığımızı kavrayamaması bizi şaşkına çevirebilir.” Bu sözler Peter Briggs Myers’e ait, dünyada milyonlarca kişiye uygulanan MBTI kişilik testini oluşturan annesinin “Farklı Yetenekler” kitabının sunuş bölümünden.

Peki dünyada bu kadar kabul görmüş bir test var, hatta başka birçok test var, farklı yaklaşımlar ile farklı raporlar verebilen. Peki ülkemizde durum nedir dersek aslında pek de iç açıcı olmadığını görüyoruz. Maalesef büyük çaplı şirketler bile yurt dışında üretilen testleri sadece çevirilerini yaparak kullanıyorlar. İnternette online kişilik testi yapan ve sonuçlarını yine online olarak veren siteler mevcut. Denemek için yaptığınızda bazen doğru sonuçlar bile verdiğini düşünebilirsiniz. Ancak kültür farkı göz ardı edilememelidir, kültürel adaptasyon yapılmadan çevrilen testler maalesef bilimsellikten uzak kalacaktır.

Geçtiğimiz günlerde Bakan Selçuk, 6. Zekâ ve Yetenek Kongresi’nde : “Yetenek, zeka, eğitim konularını yeniden çerçeveleyip üzerinde düşünürsek, kavramlarımızı gözden geçirirsek mesafe almamamız için bir sebep yok” ifadesini kullandı ve ekledi: “Kavramlar, kelimeler öncelikle karnından doğdukları topluma hizmet eder. Ondan sonra diğer toplumlar bundan yararlanır. Bizim kendi özgün kelimelerimizi oluşturmamız, kavramlarımızı üretmemiz gerekiyor.” dedi.

Bu sözler, Rehberlik Akademisi olarak kendi kültürümüze adaptasyonu yapılmış olan “yerli kişilik testimiz” KİTBE (Kişilik Tipi Belirleme Envanteri) ile ilgili olarak yaptığımız çalışmaların ne kadar doğru bir yolda ilerlediğinin kanıtlarından biri.

Yine Myers’in şu sözleri bu testin aslında bizler için ne denli faydalı olduğunu gösteriyor: “Dünyamızdaki fiziki olmayan acının ve sıkıntının çoğunun genelde iyi niyetli insanların aralarındaki yanlış anlaşılmalardan kaynaklandığı fikrindeyim ve bu anlaşmazlıkların tamir edilemez olmadıklarına inanıyorum. Eğer bu doğruysa, hepimiz için günlük yaşantımızı daha iyi hale getirmenin yolu, kendimizi, nasıl bilgi topladığımızı, bilgiyi nasıl işlediğimizi, nasıl sonuçlara ve kararlara vardığımızı ve düşünceler ile arzularımızı diğer insanlara nasıl ilettiğimizi daha iyi anlamaktan geçse gerek.”

Diğer insanların bizden hangi bakımlardan farklı olduklarını anlayabilir ve onların anlayabileceği bir biçimde, rahat edebilecekleri bir tarzda iletişim kurabilirsek, daha fazla işbirliği ve uyum içinde yaşayabiliriz.

Myers’in bu sözleri oldukça anlamlı ve benim zihin dünyamda şöyle bir motto oluşturuyor: Daha iyi bir dünya için, önce kendini tanı !

Bu site, reCAPTCHA ile korunmaktadır ve Google'ın Gizlilik Politikası ve Hizmet Şartları geçerlidir.